MANŞETLER

Romanlardan beyaz perdeye uyarlanan bilimkurgu filmleri

METROPOLIS (1927)

Zengin fabrika sahipleri yüksek kulelerde yaşıyor, işçilerse yeraltında ağır çalışma koşulları içindeler. Sermaye işçilere karşı acımasız. Kontrolü sağlamak için işçilerin çok güvendiği Maria ya tıpatıp benzeyen bir robot tasarlıyor. Zamanında Nazilerin bile çok sevdiği final, umutsuz değil. Distopya filmlerinin öncüsü, bilimkurgu sinemasının mihenk taşlarından biri… Alman yönetmen Fritz Lang 1920 lerin özel efekt tekniğiyle geleceğin dünyasını gökyüzüne uzanan yüksek binalarla görselleştiriyor. Lang’ın romanın yazarı von Harbou ile sinemaya uyarladığı film, yapay zekâ-insan ilişkisi ve karanlık gelecek gibi bilimkurgu sinemasının bugün bile vazgeçemediği temalara hayat veren bir şaheser.

FRANKENSTEIN (1931)

Sinema tarihçisi ve eleştirmenlerin katıldığı birçok soruşturmada en iyi Frankenstein film olarak gösterilir. Roman uyarlaması bilimkurgular söz konusu olduğunda da adı hemen hatırlanan filmler arasındadır. Popüler kültürdeki Frankenstein ın canavarı imgesinin doğduğu film olarak bilinir. Canavarın imajını, Boris Karloff’un fiziği ve Jack P. Pierce’in makyajı belirler. Peggy Webling’in romandan uyarladığı tiyatro oyununu temel alan filmde canavarın beyni bir caniden alınsa da kötülüğü temsil ettiği söylenemez. İnsanların, özellikle de doktorun yardımcısı Fritz’in kötü davranışları nedeniyle canavarlaşır. James Whale’in yönettiği film, Doktor Frankenstein’ın trajedisine odaklanır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu