Zıtlıkların yansımasıyla insanın kendini keşfediş hikayesi: Cırcır Böcekleri, İtler ve İnsanlar
Sam Shepard’ın Eserinden Mert Öner Yorumu: Cırcır Böcekleri, İtler ve Biz
1980 yapımı True West-Vahşi Batı adlı eser, günümüzde hala tazeliğini koruyor ve İstanbul Fişekhanede Mert Öner’in yönetmenliğinde, Cırcır Böcekleri, İtler ve Biz olarak sahnede hayat buldu. Buğra Gülsoy ve Serhat Teoman’ın performanslarına Burak Sarımola ve Ayşe Lebriz Berkem eşlik ediyor.
Oyunda, Gülsoy sistemin kuralcı dünyasına uyan bir senarist rolünde; Teoman ise dağlarda, ormanlarda yaşayan, düzene karşı çıkan hırsız kardeşi canlandırıyor. Annesinin evinde başlayan zorunlu buluşma, zamanla çatışmalara ve çelişkilere yol açıyor.
Gittikçe derinleşen çekişme, uzun süredir ayrı kalan kardeşlerin birbirlerine ve kendi içlerine yabancılaşmasını işliyor. Yapımcının entrikalarıyla açığa çıkan arzuları, kendini keşfetme ve aidiyet arayışına yönlendiriyor ikilinin yolculuğu.
Oyun, gri tonlarında ve taraf tutmadan sergilenirken, dekor da içsel sıkışmışlığı yansıtıyor. Zıtlıkların ışık oyunlarıyla anlatıldığı oyunda, başarı, mutluluk ve hayallerin ardındaki gerçekler sorgulanıyor. Gitmek mi zor, kalmak mı? Bu sorular, sahnede izleyenleri de kendi düşünceleriyle yüzleşmeye sevk ediyor.