KÜLTÜR SANAT

Birbirimizi sevme potansiyelimiz ve gerçek kimliğimiz arasında bir denge kurabilir miyiz?

Aile Yalanları: Bir Arayış Hikayesi

Friedrich Nietzsche, aileyi bireylerin kendilerini gerçekleştirmesi için bir laboratuvar olarak tanımlıyor. Thomas Mann ise ailenin bazen sığınak, bazen bireyin en büyük sınavlarından biri olduğunu söylüyor. Aile, bağların zayıflaması ve toplumsal değişimlerle ilişkili olarak çöküş yaşayabilir.

Aile, tarih boyunca büyük acılar ve coşkular yaşatmış olan bir varlık. Alice Miller’ın “Yetenekli Çocuğun Dramı” adlı kitabında da ifade ettiği gibi, her insanın içinde çocukluk dramının bulunduğu bir arka oda vardır. Bu odada sadece kendi çocuklarımız girebilir.

Zorlu PSM, TOY İstanbul ve Melisa Sözen’in ortak yapımcılığında, Nermin Yıldırım’ın öykü kitabından uyarlanan “Aile Yalanları” adlı oyuna dikkat çekmek istiyoruz. Bu oyun, aile içinde yolunu arayan bir kadının hikayesini anlatıyor. Belgin adındaki genç kadın, annesinden gelen bir telefonla memlekete dönüş yapar ve burada aile içinde çözülmesi gereken bir bilmecenin içine düşer.

Aile Yalanları, Ülkü Duru, Müfit Kayacan ve Melisa Sözen’in başrolleri paylaştığı bir tek perdelik oyundur. İzleyici, hikayeyi üç karakterin gözünden dinleyerek her şeyin göründüğü gibi olmadığını anlar.

2023 yılına baktığımızda Türkiye’de tiyatro sanatının oldukça güzel bir yıl olduğunu söyleyebilirim. Genç oyuncuların kısıtlı imkanlarla yaratıcı oyunlar yapmaları ve seyircinin tiyatroya olan ilgisinin artması umut verici. Türk tiyatrosu 2024’e güzel bir giriş yaptı ve gelecekte daha kaliteli yapımların izleyiciyle buluşacağına inanıyorum.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu