GÜNDEM

Erdoğan, “Türkiye ile Güçlenen, Türkiyeye Güç Veren Kadınlar Programı”nda konuşuyor

Türkiye ile Güçlenen, Türkiye’ye Güç Veren Kadınlar Programı Haliç Kongre Merkezi’nde!

AHaber CANLI YAYIN Başkan Erdoğan’ın konuşmasından satır başları:

  1. Türkiye’nin ve tüm dünya kadınlarının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü tebrik ediyorum.
  2. Onurlu ve kahraman kadınlara en kalbi selamlarımı yolluyorum.
  3. Buradan dünyanın tüm emekçi kadınlarını yürekten selamlıyorum.
  4. Vatanımız, bayrağımız için canlarını ortaya koyan ülkemizin tüm yiğit kadınlarını yad ediyorum.

Hayatımıza anlam katan kadınlarımıza şükranlarımı sunuyorum. İnsanlığa hayırlı evlatlar yetiştirmek için çabalayan elleri öpülesi annelere şükranlarımı iletiyorum. Önümüz seçim, bundan 22 gün sonra sandıklara giderek yerel yöneticilerimizi belirleyeceğiz. Kadın adayların seçimlere yoğun ilgi gösterdiğini görüyoruz. 31 Mart mahalli idareler seçimlerine hazırlanan tüm kadın belediye başkan adaylarını selamlıyor, kendilerine şimdiden başarılar diliyorum.

Tabii burada bir hususu vurgulamayı görev addediyorum. Sadece 8 Mart değil, yılın kalan 364 günü kadınların günüdür. Kendimizi bugüne kadar asla sloganlara hapsetmedik. Kadın politikalarında en idealin, en hayırlı olanın peşinde koştuk. Kadınlarla buluşmamızda şiddetin önlenmesinden, hak ve özgürlüklere kadar yeni projeler açıkladık. Kadınların her alanda daha aktif rol almaları için ne gerekiyorsa yaptık, yapacağız. Yenilikçi uygulamalarla kadının sosyal statüsünü güçlendirmeye gayret ettik. 2024-2028 yılları arasını kapsayan strateji belgemiz 5 temel amaç üzerinde yükselmektedir. Kamu kurumlarımızın yanı sıra, iş dünyamızın da belgenin layıkıyla hayata geçirilmesi için üzerlerine düşeni yapacaklarına inanıyorum.

Geçmişte yaşadıklarımızdan ders alarak, her açıdan daha huzurlu bir gelecek inşa etmenin çabası içerisindeyiz. Amacımız sırasıyla kadını, aileyi ve ülkemizi güçlendirmektir. Bizim inancımızda ve kültürümüzde aile toplumun temel direğidir. Aile bireyleri ayakta tutmuş, iyi güzel ve doğru olanın yaşayarak öğretilmesini sağlamıştır. Güçlü aile sadece millet ve devlet olarak bekamızın değil, aynı zamanda geleceğimizin de garantisidir. Güçlü ailenin ilk şartı da şüphesiz güçlü kadındır.

  • Kadınla aile arasına duvar ören her türlü anlayışı reddediyoruz.
  • Ülkemizde aile kavramına alerjisi olan bir kesim var.
  • Bunların modernleşme anlayışıyla aileye yapısına adeta savaş ilan etmiş durumdalar.

Bunların bir özelliği de lafa gelince demokrasiyi kimseye bırakmamaları. Ama kendi görüşlerine uymayanları ayrıştıran da yine bunlar. Kadının ve ailenin en büyük düşmanı olan cinsiyetçi politikalara karşı tek bir cümle kurmazlar. Bazı kibirli siyasetçilerin ev kadınlarını aşağılamasına gıklarını dahi çıkarmazlar.

Kendi mahallelerindeki kadına yönelik tacizi asla gündeme getirmezler. Söz konusu gerçekten kadınların özgürce var olma hakları olduğunda bunlar çifte standartın yanında saf tutarlar. Soruyorum sizlere, dünyada kadın hakları diye ortalığı ayağa kaldıranların, Filistin’de katledilen 32 bin masum için seslerini hiç duyduğumuz mu? İnsanlığa hak hukuk dersi verenlerin İsrail’e ses çıkardığını gördünüz mü? Son raporunda Türkiye’yi eleştiren Avrupa Konseyi’nden, İsrail’e gizli açık destek dışında bir laf işittiniz mi?

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu