Mescid-i Aksa’da Hüzünlü Bir Ramazan Deneyimi
Kudüs’te Ramazanın Başlamasıyla Birlikte Mescid-i Aksa’da Hüzünlü Günler
Gazzede Artan İsrail Saldırılarına Son Vermesi İsteniyor
Gazzede İsrail saldırılarına son verilmesi için yapılan çağrılara rağmen, henüz istenilen sonuca ulaşılamadı. Oruç tutmaya başladığımız şu günlerde Filistinli Musa Hicaz’ın kameralarımıza yansıyan hüzünlü hikayesi, bölgedeki insanların yaşadığı sıkıntıları gözler önüne seriyor.
Her yıl Ramazan ayında özellikle Mescid-i Aksa’da yaşanan sıkıntılar ve İsrail’in provokasyonları, bu yıl daha da artmış durumda. Batı Şeria’da yaşanan saldırılar ve zulüm, Filistinliler arasında derin bir hüzün yaratmış durumda. Filistinli Musa Hicaz, İsrail’in zulmüne karşı dimdik duran halkın bir parçası olarak, bu zorlu süreci kelimelere döküyor.
Mescid-i Aksa’nın kutsal topraklarına yapılan saldırılar ve yaşanan vahşet, Filistinlileri derinden üzüyor. Ancak tüm olumsuzluklara rağmen, halkın birliği ve dayanışması bu zor zamanlarda da devam ediyor. Musa Hicaz ve benzeri milyonlarca Filistinli, emanetlerine sahip çıkmak için kararlı bir şekilde mücadele etmeye devam ediyor.
Kudüs sokaklarında süslemeler ve neşe yerine hüzün ve sükûnet hakim durumda. Gazzeden ve Batı Şeria’dan gelen ziyaretçi sayısının azalması, etkinliklerin ve kutlamaların da kısıtlı olmasına neden oluyor. İsrail’in Mescid-i Aksa’ya sınırlamalar getirmesi de bu manzaranın bir parçası.
Mescid-i Aksa’da gerçekleşen ilk teravih namazı, hüzünlü günlerin başlangıcı olarak nitelendiriliyor. Ekmek satıcılarının sessizliği, sokakların boşluğu ve süslemelerin olmaması, bölgede yaşanan acının ve zulmün somut bir göstergesi olarak karşımıza çıkıyor. Filistinlilerin yaşadığı zorluklara rağmen, umudu ve direnişi elden bırakmadan Ramazanı karşılamaları, onların inancının ve kararlılığının bir göstergesi niteliğinde.
Kudüs ve Mescid-i Aksa, hüzünlü ancak bir o kadar da umut dolu günlerin tanığı olarak, Filistinlilerin kararlılığı ve dayanışmasıyla ayakta kalmaya devam ediyor.
