Adalet Divanı’nda İsrail’in işgal suçlarıyla ilgili duruşmalar başladı: Gelişmeler takip ediliyor.

Uluslararası Adalet Divanı’nda Ele Alınan İsrail-Filistin İlişkileri

İsrail’in Doğu Kudüs dahil işgal ettiği Filistin topraklarındaki politika ve uygulamaları hukuki sonuçlarıyla birlikte Uluslararası Adalet Divanı’nda gündemde. Hollanda’nın Lahey kentindeki Barış Sarayı’nda gerçekleştirilen danışma görüşü duruşmalarında Filistinli temsilciler tarafından yapılan beyanlar dikkat çekiyor.

Filistin Dışişleri Bakanı Riyad el-Maliki, Uluslararası Adalet Divanı’nda yaptığı konuşmada, BM antlaşmasında tüm halkların kendi kaderlerini tayin etme hakkının güvence altına alındığını vurgulayarak, dünyayı sömürgecilik ve ırkçılıktan kurtarma sözünün önemine işaret etti. Ancak yıllardır Filistinlilerin bu hakka mahrum bırakıldığına dikkat çekti.

İsrail, danışma görüşü duruşmalarına katılmayarak 52 ülke ve 3 uluslararası kuruluşun görüşlerini sözlü olarak beyan ettiği sürece yazılı olarak görüş paylaşmayacak. Türkiye’nin ise 26 Şubat’ta beyanda bulunacağı mahkemede 30 dakikalık bir sunum gerçekleştireceği biliniyor.

Uluslararası Adalet Divanı’nın vereceği görüş yasal olarak bağlayıcı olmasa da İsrail üzerinde hukuki ve ahlaki anlamda baskı oluşturması bekleniyor. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu da Filistinlilerin kendi geleceklerini belirleme hakkının İsrail tarafından sürekli ihlal edildiğine dair tavsiye niteliğinde görüş talep etmişti.

Güney Afrika’nın da 1948 Soykırım Sözleşmesi’ni ihlal suçlamasıyla İsrail’e karşı soykırım davası açtığı biliniyor. BM Genel Kurulu, uluslararası Adalet Divanı’ndan işgal altındaki Filistin topraklarıyla ilgili daha önce de görüş talep etmiş ve İsrail’in Batı Şeria’nın çevresine ördüğü ayrım duvarının uluslararası hukuku ihlal ettiğine dair karar almıştı.