Füruzan’a Dünya Öykü Günü’nde veda töreni düzenlendi: Edebiyat dünyasının önde gelen yazarlarından Füruzan’ın anısına anlamlı bir etkinlik gerçekleştirildi
Edebiyat Dünyasının Büyük İsmi Füruzan’ın Ardından Veda
İlk kitabı “Parasız Yatılı” ile 1972 Sait Faik Hikâye Armağanı’nı kazanan ve Türk edebiyatına önemli eserler kazandıran Füruzan, gerçek adıyla Feruze Çerçi, 92 yaşında hayatını kaybetti.
Füruzan, öykülerinin yanı sıra şiir, roman, gezi yazısı, deneme ve çocuk edebiyatı alanlarında da eserler veren bir edebiyatçı-yazardı. Türk edebiyatının değerli isimlerinden biri olan Füruzan, şair Elif Sofya’nın “Füruzan sonsuzluğa gitti” sözleriyle vefat haberinin duyuruldu.
Füruzan için bugün, 14 Şubat Dünya Öykü Günü’nde bağlı olduğu yayınevinde bir veda töreni düzenlendi. Törene yazarın kızı Aslı Selçuk, sanatçı dostları ve okurları katıldı. Tören, yazarın fotoğraflarının gösterimiyle başladı ve anma konuşmalarıyla devam etti. Tören sonrasında Füruzan’ın kızı Aslı Selçuk taziyeleri kabul etti.
Füruzan, 16 Şubat Cuma günü öğle namazına müteakip Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedilecek. İstanbul’u çok seven bir yazar olan Füruzan için İstanbul’da bir mezar yerinin bulunması önemli bir adım olarak değerlendirildi.
Aslı Selçuk, annesinin ardından yaptığı konuşmada onun hem dünya edebiyatının hem de Türk edebiyatının önemli bir yazarı olduğunu vurguladı. Aslı Selçuk, “Bunu annem olduğu için söylemiyorum. Bugün buraya gelenler, onun için konuşulanlar hepsi çok güzeldi. Çok seveni var, hem okur olarak hem de sanatçı dostları olarak. Füruzan annem olmasının ötesinde ayrı bir değerdi. Ona hiçbir zaman klasik anne gözüyle bakmadım. Bambaşka bir kadındı. Böyle bir annenin kızı olmaktan onur duyuyorum” şeklinde konuştu.
Füruzan’ın editörü Murat Yalçın ise gözyaşları eşliğinde yaptığı konuşmada, Füruzan’ın kitaplarında var olmayı istediğini söyledi. Yalçın, “Özel hayata göz dikilmesini sevmezdi. Zaten öykülerindeki unutulmaz kadınlar, kızlar, çocuklar hepsi birer Füruzan değil mi? Hep onun dilinde, onun dilince belleğimizde yaşayan Füruzanlar. O, editörünü dinlerdi. En çok tekrarladığı cümle, ‘Ne diyorsun Murat?’ cümlesiydi. Aynaya bakmak gibi sürekli bir ayna isterdi, bunu diyerek. Son olarak ‘İç Denizin İç Geçirişi’ diye bir roman düşünüyordu. Maalesef yazamadık” dedi.