SAĞLIK

“Toplardamar Pıhtılarında İlk 15 Gün Hayati Öneme Sahip!”

Türk Girişimsel Radyoloji 19. Yıllık Toplantısı Antalya’da Gerçekleştirildi

Türk Girişimsel Radyoloji Derneği (TGRD) tarafından düzenlenen 2024 Türk Girişimsel Radyoloji 19. Yıllık Toplantısı, 2-6 Şubat tarihleri arasında Antalya-Belek Titanic Kongre Merkezinde gerçekleştirildi. Toplantıda girişimsel radyolojideki bilimsel son gelişmelerin ve güncel uygulamaların sunulması ve karşılaşılan sorunlara çözümler üretilmesi yönünde görüşler ele alındı.

Uluslararası Bilim Adamları Toplantıya Davet Edildi

Toplantıya 650’den fazla katılımcı katıldı ve 26 uluslararası bilim adamı da davetli olarak yer aldı. Kongrede, alanında söz sahibi olan bu uluslararası bilim adamları, sektördeki son gelişmeleri paylaştı ve tartışmalara katıldı.

Pıhtı Sorunu Kongrede Ele Alındı

Türk Girişimsel Radyoloji Derneği (TGRD) ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Levent Oğuzkurt, toplantıda pıhtı sorununa dikkat çekti. Pıhtının vatandaşlar üzerinde ciddi bir korkuya yol açtığını belirten Prof. Dr. Oğuzkurt, pıhtıların herhangi bir bölgede oluşabileceğine değindi. Özellikle toplardamar pıhtıları, bacaklarda, kollarda, karaciğerin portal damarında, böbreklerde oluşabilmektedir. Tedavinin önemine değinen Oğuzkurt, pıhtının kendisi atmadan bile sorun oluşturabileceğinin altını çizdi.

Pıhtıya İlişkin Belirtiler ve Tedavi

Bacak toplardamarında pıhtının tıkandığı durumlarda belirtiler ortaya çıkar. Hastanın ayağı şişer, gerginleşir ve şiddetli ağrı ile morarma görülebilir. Oğuzkurt, bu durumda pıhtının temizlenmesi gerektiğini ve tedavi için kan sulandırıcı ilaçların yetersiz olduğunu belirtti. Pıhtıyı temizlemenin en etkili yolunun damar içerisinden müdahale ile olduğunu vurgulayan Oğuzkurt, erken müdahalenin önemine dikkat çekti. İlk 15 gün içerisinde yapılan anjiyo ile pıhtının tamamen yok edilebileceğini, bu sayede akciğerlere atma riskinin engellenebileceğini belirtti.

Tedavi Edilmeyen Hastalarda Ortaya Çıkan Sorunlar

Tedavi edilemeyen hastalarda sorunlar ortaya çıkmaktadır. Ayak yarası gibi komplikasyonlar görülebilir ve yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, tedavi edilebilir hastaların müdahale edilerek, pıhtıların tamamen yok edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Prof. Dr. Oğuzkurt, tedavi edilemez durumda olan hastalarda ise balon ve stent yöntemleriyle müdahale yapılabileceğini ifade etmiştir.

Pıhtı Oluşumu ve Risk Faktörleri

Pıhtı oluşumu herkes için risk teşkil etmektedir. Genetik faktörler, hareketsiz kalma, gebelik, lohusalık dönemi gibi durumlar pıhtılaşma riskini artırabilir. Prof. Dr. Oğuzkurt, herhangi bir şüphe durumunda zaman kaybetmeden doktora başvurulması gerektiğini ve erken müdahale ile ciddi sorunların önlenebileceğini ifade etmiştir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu